GÜNDEM

Gürsel Tekin den ÇAĞRI Bu nasıl yargı, bu nasıl devlet, bu nasıl düzen?

hüseyin okumuş
81586 Görüntüleme
15 Temmuz 2023 09:48
Son Güncelleme: 15 Temmuz 2023 09:48
Kızı tecavüze uğradı, karısı öldü: Köy baskısı nedeniyle şikayetini geri çektiHakkari’nin Tekeli Köyü’nde, 11 yaşındaki Esra Yücel’e, 2016 yılında üç kişi tarafından tecavüz edildi. Beyana, HTS kayıtlarına rağmen sanıklar sadece 8 ay tutuklu kaldı. Esra Yücel, intihar etti, adalet mücadelesi ailesine kaldı. Köy meclisinin aileye baskı yaptığı iddia edildi.
Gürsel Tekin den ÇAĞRI Bu nasıl yargı, bu nasıl devlet, bu nasıl düzen?

Hakkari’nin Şemdinli ilçesine bağlı Oğlaklı köyünde yaşayan 11 yaşındaki Esra Yücel, 2016 yılında çöp atmak için dışarı çıktığında Veysi, Zahir ve Nihat Yılmaz adlı kuzenler tarafından istismara uğradı. İstismar anını kamerayla görüntüleyen failler, Esra Yücel’i olayı kimseye anlatmaması için ölümle ve görüntüleri yaymakla tehdit etti.

Esra Yücel, sanıklar tarafından köydeki uçurumdan atıldı, bir gün sonra köylüler tarafından bulunarak hastaneye kaldırıldı.  Kaldırıldığı hastanede alınan ilk ifadesinde istismarı anlatan çocuk, yaklaşık bir ay sonra verdiği savcılık ifadesinde sanıkların isimlerini de beyan etti. Gazete Duvar’dan Evrim Deniz’in haberinden öğrendiğimiz bu olayın sonrasında ise ailenin adalet mücadelesi başladı.  İstismarcı üç kuzeni sadece sekiz ay tutuklu kaldı. Tahliye edilmelerinin nedeni, gelen adli tıp raporuydu. Raporda, Esra Yücel’in istismara uğradığı doğrulanıyorken istismarcıların kimliği belirlenemiyordu.  Fakat Yücel Ailesi’nin avukatı Nükeyf Onursal, “Cocuğun beyanı ve HTS kayıtları ile birlikte bu rapora dayanılarak tutukluluğun devamına karar verilmesinin önünde hiçbir engel yok” diyor. 

Esra Yücel, istismarcıların tahliyesinin ardından intihar ediyor. Adalet mücadelesi ailesine kalıyor. Olaydaki en kritik yer ise Yücel Ailesi’nin yıllardır köy ahalisinden gördüğü baskı. İstismarcı kuzenlerin ailesi ve köy ahalisi, olayın üstünü kapatmak için defalarca Yücel Ailesi’yle görüşüyor. 

Bu süreçte, Esra’nın annesi, faillerle sürekli karşılaşıyor, karşılaşmalarının birinde, sinir krizi geçirdikten sonra fenalaşıyor. Kaldırıldığı Van’daki bir hastanede tüm müdahalelere rağmen kurtarılamıyor. Ölüm nedeni olarak beyin kanaması gösteriliyor.  Köy ahalisi, toplanıp aldığı kararla istismar olayının kapanması için aileyi ‘köyden göndermekle’ tehdit ediyor. Baba, şikayetini geri çekerken Kürtçe, “Kızımı ve karımı kaybettim. Ailemden başkasına zarar gelmesine göz yumamam. 7 yıldır geliyorum, umudum tükendi” diyor. 

Babanın ailesini korumak için şikayetini çekmesi, köyde gördüğü baskıyla alakalı. 10Haber'den Hazar Dost, Esra’nın abisinin mahkemeye sunduğu dilekçeye ulaştı. Abi, “Adalet bekliyoruz” diyerek yaşadıkları tüm süreci anlatıyor.  O dilekçede, babasının davadan vazgeçmesini şu cümlelerle anlatıyor: 

“Babamın şikayetinden vazgeçmesi, sanıkların hepsi tarafından ‘Sizi köyden göndereceğiz’, ‘Oğlunu öldüreceğiz’ diye insanları evimize göndererek hayatımızı yaşanmayacak hale sokması. Yoksa babam asla kendi kızı ve annemin ölümüne sebep olanlardan ‘Şikayetçi değilim’ demez…” Avukatının iddialarına göre bu dilekçe mahkemeye ulaştıktan sonra köye de ulaştı. İddiaya göre ardından köydeki insanlar, Esra’nın babasına, hayvanlarını başka yerde otlatmalarını söyledi. 

Yücel Ailesi ve avukat Nükeyf Onursal, olayın üstünü kapatanların köy ahalisi olduğunu, başında da Tekeli Köyü muhtarının bulunduğunu söylüyorlar. 10Haber’in ulaştığı Tekeli Köyü muhtarı Abdullah Şavli ise olayla alakalı iddiaları reddediyor ama bazı ayrıntıları anlatıyor. Şavli, Esra Yücel istismara uğradıktan sonra ilçe jandarması tarafından Yücel Ailesi’nin evine gönderildiğini, gerekçesinin ise faillerin bulunması olduğunu belirtiyor. Esra Yücel ile birebir görüşen Şavli, ilk görüşmesinde faillerin isminin geçmediğini ikinci görüşmesinde isim verdiğini aktarıyor. 

10 yıldır köyün muhtarı olan Şavli, ‘köy ahalisi’ olarak adlandırılan ve baskı yapan bir toplamın olmadığını anlatırken “Burası Türkiye Cumhuriyeti. Burada kimse kimseye baskı yapamaz” diyor. ‘Köy meclisini’ reddeden Şavli, konuşmamızın devamında “Bazı konularda toplanıyor olabilir ama bu konuda toplandığını duymadım” diyor. Bu bazı konuları ise şöyle açıklıyor: Mesela bir kız alıp verme işi olur, ahali toplanır, konuşur, karar verir. Bu kadar. Bazı meselelerde oluyor bu.

Muhtar Şavli reddetse de Tekeli Köyü’nde adalet arayan aileye karşı baskı olduğu anlaşılıyor. Aile ve avukatlar, davanın istinaf aşamasından sonraki 9’uncu celsesinin görüleceği 17 Temmuz Pazartesi günü Yüksekova Ağır Ceza Mahkemesi’ne destek olunması için bekliyor.

Bu nasıl yargı, bu nasıl devlet, bu nasıl düzen? 11 yaşında küçücük çocuk. 3 kişi tarafından tecavüze uğruyor. Uçurumdan aşağı atılıyor. Hayatta kalıyor. Savcılığa ifade veriyor. Adli tıp tecavüz edildiğini doğruluyor. Sanıklar tutuksuz yargılanıyor. Küçük çocuk intihar ediyor. Annesi sanıklarla aynı köyde yaşıyor. Sinir krizi geçirip fenalaşıyor. Kaldırıldığı hastanede hayatını kaybediyor. Babası “Kızımı ve karımı kaybettim. Ailemden başkasına zarar gelmesine göz yumamam. Umudum tükendi" deyip şikayetini geri çekiliyor. Kenar-ı Dicle'de bir kurt kapsa koyunu / Gelir adl-i ilahi sorar Ömer'den onu" diyorduk. Küçücük yavrularımız ölüyor. Ne bir savcı var, ne yargıç var, ne kaymakam, ne vali, ne de devlet var. Herkes suskun. Yazıklar olsun o makamlarda oturanlara, susanlara, sapıklığa, cinayete kalkan olanlara. Batsın böyle düzen.

Resim

Gürsel Tekin (17 Haziran 1964, Göle)[1], Türk siyasetçi ve CHP milletvekilidir.

2011Haziran 2015Kasım 2015 ve 2018 genel seçimlerinde CHP İstanbul milletvekili olarak meclise girmiş, 2014-2016 yılları arasında CHP Genel Sekreterliği görevini yürütmüştür.

Erken yaşamı ve kariyeri

Gürsel Tekin 17 Haziran 1964 tarihinde Ardahan'ın Göle ilçesinde  Nazim ve Heyrat çiftinin çocuğu olarak doğdu. İlk ve orta öğrenimini Ardahan'da tamamlamasının ardından Lise öğrenimine Kars'ta başladı, 1981 yılında Kars Alpaslan Lisesi'nden mezun oldu. Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'ni kazandı fakat bazı sebeplerden dolayı yüksek öğrenimini sürdüremedi. Aynı yıl sosyo-ekonomik nedenlerden ötürü ailesiyle birlikte İstanbul'a taşındı ve Kadıköy'de garson olarak çalışmaya başladı

Siyasi kariyeri

Tekin, lise yıllarında Bülent Ecevit'in genel başkanlığını yaptığı Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) gençlik örgütüne katıldı. Siyasi yaşamı 1980 Darbesi nedeniyle kesintiye uğrayan Tekin, 1984 yılında Sosyal Demokrasi Partisi'nde (SODEP) siyasete yeniden girdi. 1986-87 yılları arasında İstanbul'da bulunan Kuleli Askerî Lisesi'nde askerlik görevini tamamlamasının ardından SODEP'in ardılı olan Sosyaldemokrat Halkçı Parti'ye (SHP) katıldı. 1989 Türkiye yerel seçimleri'nde SHP Kadıköy Belediye Meclis üyesi seçildi. 5 yıl sonra yapılan 1994 Türkiye yerel seçimleri'nde tekrar seçilerek görevini sürdürdü. 1995 yılında SHP ile CHP'nin birleşmesi üzerine görevini CHP'de sürdürdü ve partinin ilçe yönetim kuruluna girdi. 1999 ve 2004 Türkiye yerel seçimleri'nde belediye meclis üyeliğine seçilerek 1997 yılından beri sürdürdüğü görevine devam etti. Ayrıca 2004 yerel seçimleriyle İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi üyesi oldu.

2002-2005 yılları arasında CHP İstanbul il başkan yardımcılığı görevini üstlendi. 14 Ağustos 2007 tarihinde Merkez Yürütme Kurulu tarafından CHP İstanbul İl Başkanlığı görevinden istifa eden Şinasi Öktem'in yerine getirildi. 2009 yerel seçimleri’nin kampanya sürecinde CHP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu ile birlikte çalıştı. 2009 Türkiye yerel seçimleri'nde yeniden Kadıköy'den İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi üyesi seçildi. Çeşitli dergi ve gazetelerde yazılar yazan Tekin, Türkiye'nin sosyo-ekonomik yapısı ve yerel yönetim sorunlarına ilişkin 300′ü aşkın makaleye imza attı

Milletvekilliği[

CHP'de Kemal Kılıçdaroğlu'nun genel başkan seçilmesinin ardından ilk defa 2011 Türkiye genel seçimleri'nde CHP İstanbul milletvekili olarak meclise giren Tekin, 4 Ağustos 2010 tarihinde yapılan CHP Parti Meclis toplantısında 48 üyenin oyuyla MYK üyeliğine seçildi. Haziran 2015Kasım 2015 ve 2018 Türkiye genel seçimleri'nde tekrar CHP İstanbul milletvekili olarak meclise girdi.

Genel Başkan Yardımcılığı ve Genel Sekreterliği

Tekin 33. Cumhuriyet Halk Partisi Olağan Kurultayı'nda CHP Genel Başkanlığı görevine Kemal Kılıçdaroğlu'nun seçilmesinin ardından 4 Ağustos 2010 tarihinde İletişim, Tanıtım ve Medya ile İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı görevine atandı. Ancak 3 Mayıs 2012 tarihinde Genel Başkan Yardımcılığı görevinden istifa etti.[13] 34. Cumhuriyet Halk Partisi Olağan Kurultayı'nda Genel Başkan yardımcılığı görevine tekrar getirildi.[14][15] Bu görevini 14 Eylül 2014 tarihine kadar sürdüren Tekin, 8 Mayıs 2014 tarihinde CHP Genel Sekreterliği görevine atandı. Görevini 24 Ocak 2016 tarihine kadar sürdürdü

Yorum Yazın

Yorum yazarak topluluk kurallarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Belediyeler hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.